Toni Ribas Kayla Kaydenin amcığını sertçe kökledi

Toni Ribas, Kayla Kayden’in üzerinde tüm vahşetiyle hükmediyordu. Göğüslerine yapışmış yaraklarını öyle sert tutuyordu ki, Kayla’nın memesinden boşalmasını öğretmek için can atıyordu. Kadın, onun sert hareketleriyle deliriyordu; “Beni göğüslerimden o kadar fena siktireceksin ki,” diye nefesini keserek inliyordu. Toni, içeriye vurdukça Kayla’dan istek dolu çığlıklar yükseliyor; “Amcık içinde sıçmam için seni nasıl büküyorum,” diye haykırıyordu. Bu sapık kovalamaca sadece başlamak üzereydi.

Kayla’nın amı tamamen ıslanmıştı, “Bunu düşünürken ne kadar ıslandım değil mi?” dercesine gözleri parlıyordu. Toni’nin kalın yarakları kadının her deliğini dolduruyor, sertlikle dibine kadar sokuluyordu. “Popomu sik,” diyerek arkasını açıyor, içine iki elini sıkıca yerleştirip iyice kavuruyordu. Yaraklarının her hareketinde Kayla’nın koca poposu zıplıyor, yumurtaları üstünde ritmik şekilde sekip inliyordu. Her köklüyüşünde kadın daha da kızışıyor, bedenindeki tüm direnç eriyip gidiyordu.

“Yaraklarımı çek dışarı ve gel tüm memelerimin üstüne!” diye bağırdı Toni. Kadının ıslak amından çekip alırken avuçlarından sıvılar akıyordu. Göğüslerinin arasında sıktığı devasa sikişi bırakıp yumruk gibi dayanan kalın damarlarıyla altındaki amcığını şiddetle dövüyordu. Tekrar geri soktuğunda poposuna bastığında yumurtaları neredeyse zıplıyor; bu dehşetli dayamanın sesleri odada yankılanıyordu.

Nihayetinde her şeyi üzerlerine kusmak üzereydi ikisi de. Toni bir kez daha derin bir kökleme yaptıktan sonra pisliklerini kaydan çıkardı ve kayla’nın göğsüne boca etti sıvısını. Kadının yüzündeki hezeyan ve yorgunluk karışımı ifade seksin vahşetini bütün çıplaklığıyla ortaya koyuyordu; sonunda inledi: “Bu senin yarakların sayesinde fışkırıyorum.” Kaba, acımasız ama tatmin dolu o anlarda ikisinin de bedenleri tam anlamıyla çözülmüştü; bu kirli sabah başka hiçbir şeye benzemezdi artık.